ASİTLİK-ALKALİLİK DURUMUNA GÖRE BESLENME

‘Alkali diyet’ kavramı günümüzde çok kullanılmaya başlanmıştır. Araştırmalara konu olan bu diyet türü vücuttaki çoğu mekanizmayı etkileyen PH dengesine odaklanmıştır.  Alkali beslenme düzeninde sebze yoğunluklu beslenmeye bağlı olarak; potasyum ve posa alımı fazla, yağ alımı düşük, protein ise belirsizdir. Genel anlamda alkali besin tüketimini artırmayı, asidik besin olarak kabul edilen besinleri azaltmayı hedeflemektedir. Alkali besinlerin başta kalsiyum metabolizması olmak üzere kanser, ağırlık kaybı, büyüme hormonu eksikliği gibi rahatsızlıklar üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu düşünülmektedir. Peki alkali beslenme içinde geçen asit ve alkali besinlerin neler olduğuna bakalım..

ASİT VE ALKALİ BESİNLER

Besinler mineral içeriğine göre asit ve alkali olarak sınıflandırılmaktadır. Alkali besinler magnezyum, manganez, demir ve potasyum gibi daha çok alkali özellik gösteren mineralleri içerirken; fosfor, bakır ve sülfür içeren besinler daha çok asidik özelliğe sahiptir.

Proteinden zengin besinler, fosfor ve kükürten de zengin olduklarından, asit oluşturan yiyeceklerdir. Sebze ve meyve ise inorganik tuzlar daha çok bulunduğu için, baz oluşturan yiyeceklerdir. İdeal alkali beslenme planı her öğünde asit oluşturan yiyecekleri, alkali oluşturan yiyeceklerin dörtte biri oranında tutmak idealdir. Kilo kaybetmek için yapılan alkali diyet boyunca bu orana uyulmalıdır. Kilo verdikten ve vücuttaki asit yükünü azalttıktan sonra, üçte bir oranına geçilebilir. Yani asit yapan yiyeceklerin üç katı kadar alkali yapan yiyecekler tüketilmelidir.

ASİTLİ BESİNLER: KIZARMIŞ, MAYALI, FERMENTE ÜRÜNLER, SÜT VE ÜRÜNLERİ, HAYVANSAL PROTEİNLER, ÇİKOLATA, KAFEİN VE ALKOL

ALKALİ BESİNLER: SEBZELER, MEYVELER, TAM TAHILLI ÜRÜNLER, KURU BAKLAGİLLER, SERT KABUKLU YEMİŞLER VE YEŞİL ÇAY

ALKALİ BESLENME, SAĞLIKLI BİR BESLENME ŞEKLİ MİDİR?

Tabiki hayır. Çünkü alkali diyette çoğunlukla alkali besinler tüketmek gerekiyor bu durumda vücudumuz için gerekli olan vitamin ve mineralleri alabilmek, hastalıklara karşı dirençli olmak ve sağlıklı bir şekilde yaşamamızı sürdürmek açısından uygun bir diyet değildir, bu diyetin uzun süre kullanılmaması gerekmektedir.

Alkali diyette; yağ kullanımında sınırlama getirilmemiş olup kişilerin kolesterol değerlerinde yükselmelere sebep olurken, sebzeleri ve meyveleri doyana kadar, süt ve ürünlerine ise diyette az yer verilmektedir. Bu nedenle kalsiyumun yeterli alınmaması da başta osteoporoz olmak üzere kemik problemlerine neden olabilmektedir.

Sağlıklı insanlarda sodyum alımının artması da asit içerikli besinler tüketildiğinde hiperkloremik metabolik asidoza, osteoporoz ve hipertansiyona neden olabileceği yönündedir.

Bu diyet türü diğer diyetlerden farklı olarak vücuda yağ, karbonhidrat, protein ve vitaminlerin ne kadar alınacağı değil, vücudun asitlik-alkalilik dengesi üzerinde durur. Sizler de sağlıklı beslenme ile zayıflayabileceğinizi ve bu kontrolü diyetisyen tarafından yapılacağını unutmamalısınız.

#beslenmeuzmanı #diyetisyensimay #diyetisyen #diyetçeşitleri #diyet #beslenme #kiloverme #beslenmeşekli #sağlık #sağlıklıbeslenme #sağlıklıyaşam #alkalidiyet #proteinlibesinler #asitlik #alkalilik #sebzeler #meyveler #hastalıklar #osteoporoz #hipertansiyon

HERKESE SAĞLIKLI GÜNLER :)